Birçok gelişmiş ve yükselen piyasa ekonomisinin aksine enflasyon, Türkiye ekonomisi için COVID-19 pandemisi öncesinde de bir problemdi. Türkiye, 1990’lı yıllarda bazı aylarda üç haneli rakamlara ulaşan şiddetli bir enflasyon yaşadı. 2000’li yıllarda esnek döviz kuru ve örtük enflasyon hedeflemesi çerçevesinde başarılı bir dezenflasyon programı ile enflasyon tek haneli rakamlara düşürülmüş olsa da küresel finansal kriz sonrası dönemde fiyat istikrarı yeniden bir sorun haline geldi. Enflasyon 2010’lu yıllarda giderek arttı ve 2021’in sonlarında kontrolden çıktı. Bu çalışma, Phillips eğrisi çerçevesini kullanarak Türkiye’deki enflasyon dinamiklerini farklı enflasyon ortamları için incelemeyi amaçlamaktadır. Bu doğrultuda, döviz kuru ve petrol fiyatları ile genişletilmiş Phillips eğrisi denklemi, Ocak 2006 ve Eylül 2023 arası dönem için Markov rejim değişim modeli ile tahmin edilmiştir. Örneklemde düşük ve yüksek enflasyon rejimleri olmak üzere iki rejim tanımlanmıştır. Tahmin sonuçlarına göre, Phillips eğrisi her iki rejimde de geçersizdir. İşsizlik açığı, cari enflasyon üzerindeki negatif etkisine karşın istatistiksel olarak anlamsızdır. Geriye dönük enflasyon katsayısının yüksek rejimde artması, Türkiye’de enflasyon hedeflemesi öncesi dönemde hakim olan endeksleme davranışının yeniden canlandığını yansıtmaktadır. Petrol fiyatlarının olumlu etkisi yalnızca düşük rejimde istatiksel olarak anlamlıdır. Döviz kurundaki artış her iki rejimde de enflasyonu anlamlı biçimde arttırırken yüksek enflasyon rejimindeki etkisi daha büyüktür. Bu ampirik bulgular, Türkiye’de enflasyonun kontrol altına alınmasında öncelikli konuların enflasyon ataleti ve döviz kuru istikrarı olduğuna işaret etmektedir.
Unlike in many advanced and emerging market economies, inflation was already a problem for the Turkish economy before the COVID-19 pandemic. During the 1990s, Türkiye experienced severe inflation, which reached three digits in some months. Although inflation was reduced to single digits in the 2000s through a successful disinflation program under an implicit inflation targeting framework with a flexible exchange rate regime, price stability became a problem again after the global financial crisis. Inflation gradually increased during the 2010s and became out of control after late 2021. This study aims to explore inflation dynamics in Türkiye using the Phillips curve framework for different inflation environments. To this end, the Phillips curve equation, augmented with the exchange rate and oil prices, is estimated using the Markov regime switching model between January 2006 and September 2023. Two regimes are identified in the sample, namely low- and high-inflation regimes. According to the estimation results, the Phillips curve is invalid in both regimes. The unemployment gap is statistically insignificant despite its negative impact on current inflation. The increasing coefficient of backward inflation in the high regime reflects the resurgent indexation behavior, which was dominant before inflation targeting was introduced in Türkiye. The positive impact of oil prices is only statistically significant in the low regime. While an increase in the exchange rate significantly raises inflation in both regimes, the effect is greater in the high-inflation regime. These empirical findings indicate that the primary issues for controlling inflation in Türkiye are inflation inertia and exchange rate stability.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Economic Theory (Other) |
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Early Pub Date | April 29, 2024 |
Publication Date | April 30, 2024 |
Submission Date | January 29, 2024 |
Acceptance Date | March 10, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 |
Cumhuriyet Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.