Dış ticareti güçlü olan ülkeler küresel rekabette her zaman avantajlı konumdadır. Bu nedenle özellikle gelişmekte olan ülkelerde dış ticaret sektörü sürekli desteklenmektedir. Dış ticaret kapsamında sağlanan en önemli devlet desteği ise Dahilde İşleme Rejimi (DİR) olarak bilinmektedir. DİR, firmalara vergiden muafiyet sağlayarak ithalat yapılmasına imkan veren, böylece firmalara rekabet avantajı sunan teşvikler arasında yer almaktadır. Bu nedenle çalışmada DİR ile dış ticaret arasındaki uzun dönemli ilişki araştırılmaktadır. 2002:01-2021:01 dönemini kapsayan aylık verilerin kullanıldığı çalışmada kurulan modelde dış ticaret dengesi, DİR ve döviz kuru değişkenleri kullanılmıştır. İki yapısal kırılmaya izin veren Hatemi-J eşbütünleşme testi sonucuna göre, değişkenler arasında uzun dönemli ilişki bulunmaktadır. Zamanla değişen nedensellik analizinde ise, değişkenler arasındaki pozitif ve negatif şoklar karşısındaki belli dönemlerde nedensellik ilişkisi yakalanmış ve yorumlanmıştır. Elde edilen bulgular sonucunda ise politika yapıcıları, piyasa oyuncuları ve yeni araştırmacılara politika önermeleri gerçekleştirilmiştir.
Countries with strong foreign trade always have the advantage in global competition. In that sense, the foreign trade sector is constantly supported, especially in developing countries. The most important subvention provided within the scope of foreign trade is known as the Inward Processing Regime. The Inward Processing Regime is among the incentives that allow companies to import by providing tax exemption, thus offering companies a competitive advantage. For this reason, this study investigates the long-term relationship between the Inward Processing Regime and foreign trade. The study employs the foreign trade balance, Inward Processing Regime, and exchange rate variables in the econometric model, and uses the monthly data covering the period 2002:01-2021:01. According to the result of the Hatemi-J cointegration test allowing two structural breaks, there is a long-term relationship between the variables. In the time-varying causality analysis, the causality relationship has been observed and interpreted in certain periods against the positive and negative shocks between the variables. As a result of the findings, the study recommends some policy implications for policymakers, market actors, and new researchers.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Ekonomi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 11 Ekim 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 16 Ekim 2022 |
Gönderilme Tarihi | 19 Nisan 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022Cilt: 23 Sayı: 4 |
Cumhuriyet Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.